Şu bir gerçek ki, çoğumuz kendi işimizin patronu olmak istiyoruz. Fakat kurulu düzenimiz, sabit gelirimiz ya da çalıştığımız firmaya harcadığımız emeği düşününce kendi şirketini kurmak ya da bir şirkete ortak olmak konusunda tereddüt yaşayabiliyoruz. Peki, hem özelde çalışıp hem de şirket kurabilir miyiz?
Günümüzde çoğumuz kendi işimizin patronu olmak istiyoruz. Özel sektörde çalışanlar olarak "Şirket nasıl kurulur?" diye merak ediyor; "SSK'lı çalışan şirket kurabilir mi?" diye araştırmalar yapıyoruz.
Kural olarak özel sektörde çalışan kişinin başka bir işte çalışması veya şirket kurması İş Kanunu kapsamında belirtilen hükümlerde yasaklanmadığını görebiliriz. Özel şirket çalışanının başka bir işte çalışamaması ve şirket kuramaması hali ancak işveren ile çalışan arasında akdedilmiş olan sözleşmede yer alması ihtimalinde söz konusu olabilir.
Özel şirkette çalışan olabilmek için önce başvuru sahibi ile işveren arasındaki anlaşma ile bir sözleşme kurulacaktır. Bu sözleşmede tarafların yükümlülükleri yer alır. Çalışan ve işveren karşılıklı ve birbirine uygun beyanları ile kurulan sözleşmedeki maddelere sözleşme süresi boyunca uymakla yükümlüdür.
Taraflar arasında akdedilen sözleşmeye işveren tarafından belirli şartlar eklenebilir. İşveren dilerse bu sözleşme ile çalışanın çalıştığı süre boyunca başka bir şirkette çalışmasını veya bir şirket kurmasını engelleyebilir.
Bu özel şartın sözleşmeye eklenmesi ile sözleşme süresi içinde çalışanın başka bir şirkete girmesi veya yeni bir şirket kurması halinde işverenin sözleşmeye aykırılık gerekçesi ile onu çıkarma hakkı doğacaktır.
Sözleşmeden doğan bir aykırılığın varlığı halinde işveren tazminat ödemeden çalışanının sözleşmesini feshedebilir. Çünkü çalışan yükümlülüğünü gereği gibi yapmamıştır.
Devlet memurlarından farklı olarak özel şirket çalışanlarının belirli hallerde veya şirket türlerine yönelik olarak ayrı ayrı şirket kurmasını veya şirkete ortak olmasını engelleyen bir kural bulunmamaktadır. Bu nedenle çalışanın bu durumu yalnızca işvereni ile aralarındaki sözleşmenin yükümlülüklerine bağlıdır.
Özel şirket çalışanlarının mevcut işlerine devam ederken şirket kurması durumu yalnızca işvereni ile aralarındaki sözleşmeye bağlı olduğu için şirket türü açısından herhangi bir kısıtlama da bulunmamaktadır. Konuya ilişkin olarak çalışan ile işveren arasındaki sözleşmede ayrıca belirtilen bir yükümlülük yoksa çalışan kendi adına şirket kurabilir veya başka bir şirkete ortak olabilir.
Ancak şuna dikkat edilmelidir ki, işçinin işverene olan bağlılığı işverenin güvenini kötüye kullanmamayı da gerektirir. Bu nedenle çalışanın açacağı şirketin işini etkilememesi gerekmekte ve şirket açmadan önce işveren ile iletişimde olmak problemlerin yaşanmasına engel olabilecektir.
Sigortalı olarak çalışmak limited şirket kurmaya engel midir?
Yukarıda bahsedilenlere paralel olarak özel bir şirkette sigortalı olarak çalışan birinin limited veya başka bir şirket kurmasında herhangi bir sakınca bulunmamaktadır.
Ancak dikkat edilmesi gereken husus, her ay sigorta primlerinin yatırıldığı şirkette çalışırken kendi açmış olduğu şirketin 4B kapsamında sigorta ödemesi yapılmayacaktır. Diğer bir deyişle, aynı anda iki farklı sigorta ödemesi söz konusu olmayacaktır.
Ancak bağlı bulunduğu özel şirketten ayrılarak sadece kurmuş olduğu şirkette çalışmaya devam ederse 4B primi otomatik olarak devreye girecek ve aylık prim borcu ödeme durumu devam edecektir. Bu düzenlemeye bağlı olarak karışıklıkların giderilmesi için Sosyal Güvenlik Kurumu’na bilgilendirici bir dilekçe ile başvurulması tavsiye edilebilir.
Özel sektör çalışanının kurduğu şirket, çalıştığı şirket tarafından fark edilir mi?
Bu konuda merak edilen temel hususlardan biri de özel şirket çalışanın iş sözleşmesinde herhangi bir engel bulunmaması halinde şirket kurduktan sonra bunun şirket sahibi tarafından öğrenilip öğrenilmeyeceğidir. Bir kişinin şirket sahibi olup olmadığının öğrenilmesi için temel olarak üç yol bulunmaktadır.
Bu doğrultuda, yalnızca e-devlet, Gümrük ve Ticaret Bakanlığı ve Gelir İdaresi Başkanlığı’nın internet siteleri üzerinden yapılan sorgulamalarda bir kişinin şirket sahibi olup olmayacağı öğrenilebilir. Dolayısıyla şirket sahibi, özel olarak bu sistemler aracılığıyla çalışana yönelik bir sorgu yapmadığı sürece şirketin işleyişi ile ilgili işlemlerde özel şirket çalışanının kurmuş olduğu şirket gözükmeyecektir.
Bu noktada şahıs şirketi mi limited şirket mi kurmalıyım diye tereddüt yaşayabilirsiniz, çok doğal. Bu iki şirket türünü karşılaştırmak için yazımıza göz atabilirsiniz.
SSK girişi olan biri, şahıs şirketi kurmaya karar verirse emeklilikte hak kaybı yaşar mı?
Öncelikle cinsiyet, sigorta giriş tarihi ve yaşa bağlı olarak emeklilik için gereken prim gün sayısı değişiklik göstermektedir. Ancak 4A (SSK) kapsamında çalışırken bir şahıs şirketi kurulduğu takdirde 4B (Bağ-Kur) kapsamına geçilecektir.
Burada önemli olan prim gün sayısının yeterli olmasıdır. 4B kapsamında yatırılacak günler, 4A için yatırılmış günlere eklenir. Şahıs şirketi sahibi, en son 4B kapsamında sigorta yatırmış olduğu için 4B’ye göre düzenlenen şartlarda emeklilik hakkı kazanır.